27 Mart 2013 Çarşamba

PONTE VECCHİO

Puccini'nin "Gianni Schicchi" adlı tek perdelik operasında Gianni'nin kızının babasına yani Gianni'yeyakarışı.   O MİO BABBİNO...........
Bu aryayı kimden dinlerseniz dinleyin (hatırlıyorsunuzdur) seveceksiniz. Benim dikkatimi Ponte di Vecchio çekti. Bu gece dinlerken dikkat ettim. Biraz karıştırdım bu hüzünlü kız ne istermiş köprüden diye......
Babasına yalvarıyor aşkı için yoksa kendisini köprüden atacak bir de tehdir ediyor.....
 O Mio Babbino Caro Italian Lyrics
O mio babbino caro,
mi piace, è bello bello,
vo’andare in Porta Rossa
a comperar l’anello!
Si, si, ci voglio andare!
E se l’amassi indarno,
andrei sul Ponte Vecchio
ma per buttarmi in Arno!
Mi struggo e mi tormento,
O Dio! Vorrei morir!
Babbo, pietà, pietà!
Babbo, pietà, pietà!

 O Mio Bambino Caro English Translation
Oh my dear father,
I like him, he is very handsome.
I want to go to Porta Rossa
to buy the ring!
Yes, yes, I want to go there!
And if my love were in vain,
I would go to Ponte Vecchio
and throw myself in the Arno!
I am pining and I am tormented,
Oh God! I would want to die!
Daddy, have mercy, have mercy!
Daddy, have mercy, have mercy!






Eskiden çok güzel bir adetim vardı gittiğim tüm opera , bale ve konserlerin kitapçıklarını biriktirirdim. Sonra bir ara neden gerek gördüm bilmem ama topladım hepsini attım. Aman bunlar ne duruyor ki kim bakacak falan diyerek hem de. Nasıl pişmanım şimdi. Dursaydı ispatım olurdu ama malesef yok.
Anlatmak istediğim şu ki web de gezerken ilk posterinin resmini buldum ve benim hatırladığım kadarıyla 1990-1992 arası olmalı AKM de seyrettiğimde kitapçığın kapağında aynı resim vardı. Nereden nereye...........
Hayran olduğum Floransa'nın güzel köprüsü..... vazgeçilmez Puccini...........bir de bu aryayı Maria Callas'tan dinlerseniz ........İşte tamam şarj oldunuz demektir. Enjoy derim başka da birşey demem.

22 Mart 2013 Cuma

Stand Up Guys






Stand Up Guys 2012 Benim için kenarda köşe de kalmış ve yine seyretmediğim bir film daha........... Sinemalarda oynadı mı onu bile bilmiyorum. Oynadıysa duymamış olmam benim ayıbım sorry.
Al Pacino hayran olduğum aktörlerden biridir. Az önce filmlerinin listesine baktım da Tv filmleri ve ufak dizileri hariç seyretmediğim sinema filmi neredeyse !!yokmuş. 
Bucket List tadında ( ne alaka diyebilirsiniz) Yani yine anafikir şu : Hayatta ne yapmak istiyorsak öyle yada böyle bir yolunu bulup yapmalıyız.
Oyunculuk tartışılmaz. İki üç mekanda geçen ve sadece 24 saatlik bir hikayesi olan bir film. Ama ben ce bir başyapıt. "Seyredilmeliler" listesine giren bir film.



Al Pacino oyunculuğu benim için tartışılmaz, müthiş bir aktör. Girdiği karakteri öyle canlandırıyor ki insan filmin sonunda onun gerçekte kim olduğunu unutuyor. Aklında sadece o karakter kalıyor. Christopher Walken genelde ağır filmlerde soğuk karakterleri canlandırır bu filmde de öyle sayılır ama o da müthiş. Hele sadece 5- 10 dk. rol almış olan Alan Arkin var ki o da harika.


Hayatları boyunca pis işler yapmışlar ama şu son 24 saatleri seyirciye onları kötü adamlar olarak değil de yaşama sevinci olan delikanlılar olarak tanıtıyor. Bazı yerlerinde güleceğiniz, akılda kalıcı bir film. Seyretmeli derim. Enjoy.

Rita Levi-Montalcini......... Nice to meet you




Few are the people using their minds, not many those who use their hearts and unique those who use both**

Rita Levi Montalcini 1909-2012 İtalyan nörolog. "Sinir büyüme faktörü " buluşu için 1986 yılında nobel almış bir bilim kadını. 2001 yılında ise İtalya'da ömür boyu senatör ilan edilmiştir. 100 doğumgününü gören ilk nobel ödüllü olarak ta tarihe geçmiştir.

Hiç ummadığınız yerlerde onun sözleri karşınıza çıkabilir. Kim olduğunu bilmekte fayda var. Ayrıca ne kadar doğru söylemiş : Bazıları zekasını, çok azı kalbini eşsiz olanlar ise ikisini birden kullanır.

Bir sözü daha :  I tell young people : dont think of yourself, think of others. Think of the future that awaits you,think about what you can do and do not fear anything.

Genç insanlara diyorum ki : kendinizi düşünmeyin, başkalarını düşünün. Sizi bekleyen geleceği düşünün onunla ilgili ne yapabilirsiniz ve hiçbirşeyden korkmayın.

Rita Levi  30 aralık 2012 de Roma'da vefat etmiştir. Bir bilimkadını ve bilge daha melek olmuştur. Tanıdığıma memnunum paylaşayım dedim. Ben de zaten yaşlandıkça artarak yaşlılarla sohbetten ve onların yazılarını  okumaktan hayat hikayelerini dinlemekten zevk almaya başladım. Tecrübe kadar keyifli bir öğretici olmadığına karar verdim. Okumaktan öğrenmekten vazgeçmeyen bildiklerini de paylaşan insanları kaçırmayın dinleyin derim. Mutlaka ama mutlaka birgün söyledikleri işinize yarayacaktır.
Okunmak ve yorumlanmak üzere.................. Share your joy and knowledge ..............

21 Mart 2013 Perşembe

Andrea Bocelli


 Daha önce örnekleri oldu mu ? bilmiyorum ama bu benim için ilk ti. Portofino'da Andrea Bocelli konseri kaydedilmiş ve sinemada seyrettik. Tek kelimeyle İNANILMAZ dı. Baştan söylemeliyim eğer İtalya'yı ve Andrea Bocelli'yi sevmiyorsanız boşuna yazımı okumayın çünkü bilin ki bu blogger ikisininde hayranı aşık hatta aşık.


Efendim mekan bu. Hiç şatafat yok süs püs yok. Portofino zaten kendisi sahne...... Bu küçücük  koyda bu nokta ise o koyun merkezinde. Seyirciler hepsi çok şık elit .....Paul Anka, Michael Caine ,Ornella Mutti önde ki masalarda içkilerini yudumluyor. Arkalarında sandalyelere dizilmiş izleyici .........fonda ki binalardan ise ev sahipleri camlarından seyretmekte..yetmiyor denizde botlar da izleyici ..... Kimi dans ediyor kimi yalın ayak eşlik ediyor............ 


 Konserde misafir sanatçılar da var. Hepsi birbirinden başarılı isimler.
Film önce Bocelli'nin evinde bir röportajla başlıyor. Yanında eşi de var tatlı bir sohbet. Bir ara yeni bebekleri bile geliyor. Sonra akşamüzeri şöyle hava kızarmışken başlayan bir konsere geçiyor. Çekim inanılmaz başarılı. Manzara güzel. Biraz İtalya turizm bakanlığı sponsordur mutlaka hissi veriyor ama olsun hak ediyorlar. Çok başarılı bir konser. Ben şahsen seyrederken her parça bittiğinde oradaki seyirciye katılıp alkışlamamak için kendimi zor tuttum.
 


Orada olmayı çok isterdim. Sanırım ölmeden önce yapılacaklar listeme İtalya'da Bocelli konseri izleyi de ekleyeceğim.
Sonuç : Eğer Andrea Bocelliyi sevenlerden iseniz mutlaka seyredin. Tanımıyorsanız yine mutlaka deneyin "iyi müzik ilaçtır" unutmayın.
Bir de unutmadan Andrea Bocelli şarap gibi adeta .Her geçen sene daha da yakışıklı oluyor.
Aşk ve müzik .....  Sonuç ortada ...
Umarım seyreder ve seversiniz. Enjoy...........

2 Mart 2013 Cumartesi

What if ?



İşte budur. Bakmayı bilmeli görmeyi ise becerebilmeli. Ama algıda seçiciliği de göz ardı etmemeli. Şimdi yukarıda ki resme bakınca ilk önce dikkatinizi hangisi çekti ?
? mi yoksa ! mi Acaba da denebilir İmdatta. Seçim bizim elimizde.Her zaman iyiyi seçmek üzere.....

Gérard Depardieu / The Master

La téte en friche / 2010
My afternoon with Margueritte
Gérard Depardieu



 
Bazı filmler atlanır. Yani gereken ilgiyi görmez. Bizim median birkaç bilir kişi neyi layık görürse o haber olur, gerisi kaynar gider. Hele hele eğer sizin özellikle takip ettiğiniz ve hayranı olduğunuz bir sanatçı değilse tam kaybolur gider.
Ben de şimdi atladığım filmlerden birinden bahsetmek istiyorum. Gérard Depardieu hayranıyımdır çok severim. Benim için iyi aktörlerden birisidir ve her filmini seyretmişimdir. 2010 yapımı olan bu filmini kaçırmışım yeni seyrettim.Burada sinemada oynadı mı bilmiyorum ama kaçırmayın derim.




Bazılarına ağır ve sıkıcı gelebilir o yüzden önceden söylemem lazım. Film bir kaç mekanda geçiyor , yaşlı insanlar var ama kelimelerin arasında kaybolmayı seviyorsanız yani kitap okumayı sevenlerdenseniz işte o zaman anlaşabiliriz. Cahil bir işçi 50 li yaşlarda sevgisiz büyümüş ama sonunda edebiyatla tanışıyor ve hayatında yepyeni bir sayfa açılıyor.
Yani sonuç olarak derim ki şöyle havalar ısınmadan yağmurlu soğuk bir günde çayınızı demleyin ve kurulun bu güzel filmin karşısına. Hiç pişman olmayacaksınız ve içiniz ısınacak. Enjoy :)